Arabayı kullanmak için, size para kazandırması için birilerini işe alabilirsiniz.
Ancak hastalığınızı taşıması için kimseyi işe alamıyorsunuz.
Kaybedilen maddi şeyler bulunabilinir ya da yerine başkası konur;
fakat kaybedildiğinde bulunamayacak ya da yeri dolmayacak tek şey var o da “Hayat.”
Şu an hayatınızın hangi sahnesinde olursanız olun, zamanla, o sahnenin ve o perdenin kapanması ile yüzleşeceksiniz.
Ailenize, eşinize, arkadaşlarınıza çok kıymet verin ve sevin.
Kendinize iyi davranın ve insanlara değer verin.
Yaşlandıkça ve elbette ümid ediyorum ki akıllandıkça da farkediyorsunuz ki 300 dolarlık saat de 30 dolarlık saat de aynı zamanı gösteriyor. İç huzurun bu tarz şeylerle elde edilemediğini anlıyorsunuz. İster first class, ister ekonomi sınıfında uçun; bilin ki o uçak düşerse siz de düşeceksiniz. O yüzden ümid ederim ki şunu anlarsınız:
Kahkaha attığınız, sohbet ettiğiniz, şarkılar söylediğiniz, kuzeyden, güneyden, doğudan, batıdan, cennetten ve dünyadan konuştuğunuz, ahbaplarınız, dostlarınız, eski arkadaşlarınız, erkek kardeşiniz, kız kardeşiniz varsa bilin ki gerçek mutluluk budur.
Çocuklarınızı zengin olması için eğitmeyin, onları mutlu olmaları için eğitin. Böylece büyüdüklerinde her şeyin fiyatını değil, değerini bilirler.
Yemeğinizi ilacınız gibi yiyin. Aksi halde ilacı, yemek yerine yersiniz.
Sizi seven kişi sizi asla bırakmayacaktır. Bırakmak için yüzlerce neden saysa bile mutlaka sizde kalmak için “bir neden” bulacaktır.
Bilin ki insan ile insan olabilmek arasında çok büyük fark var ve bunu anlayan çok az insan var.
Doğduğunuzda sevildiniz ve ölürken de sevileceksiniz. Bu ikisi arasında kalan zamanı “başarmak” zorundasınız.
Hayattaki en iyi altı doktor:
Güneş ışığı,
Dinlenmek,
Egzersiz yapmak,
Sağlıklı yemek,
Kendine güven ve
Dostlar…
Bunları hayatınızın her evresinde muhafaza edin ve sağlıklı bir ömrün tadını çıkarın.”