“Kadınlar” Bizim Kadınlarımız…
8 Mart 2019
BÜYÜMENİN ZORLUKLARI
25 Mart 2019

Dünya zaten ekonomik, siyasi, jeopolitik pek çok tehditle karşı karşıya iken, 15 Mart Cuma günü gelen haberle bütün dünya bir defa daha sarsıldı. Gözü dönmüş bir cani, Cuma namazı için camiye gelen 50 kişiyi naklen katletti. Cinnet derecesinde gerçekleşen bu olayın mağdurları korkuyla sinmiş oldukları köşelerde adeta ölümlerine  bir kurşun bekler gibiydiler, çaresiz… Ancak olayın meydana gelişi, katilin soğukkanlılığı, sosyal medya paylaşımları, kullandığı işaretler, silahların üzerine yazdıkları ve yüksek öğretime katılmadığı halde, üşenmeden hazırladığı,  74 sayfalık “Büyük Değişim: Yeni Bir Topluma Doğru “ adını verdiği metin ile uzun süre tartışılacak bir eylemi gerçekleştirmiş oldu. Teröristin kullandığı silahın üzerindeki her bir işaret ve yazı ise Tarih sınavına girmiş bir öğrencinin kopya notları gibi “hatırlatıcı” nitelikteydi.

Yeni Zelanda, dünyanın İnsani Gelişmişlik ve refah değerlendirmelerinde, uzun yıllardır, hep üst sıralarda yer almaktadır. Ne oldu da düne kadar bu denli “huzur” ile anılan bir ülke, birdenbire “din adına gerçekleştirilen böylesi bir kin ve nefretin kaynağı” olabildi? Ne oldu da böyle bir ülkede, İslamofobik,  terörist bir saldırının mağduru, camide ibadet için bir araya gelen insanlar olabildi?

Sadece “cinnet mustatili” bir saldırganın gözü dönmüş bir katliamı olarak tanımlamak kolaycılık olacaktır. Bir de bunun sosyal medya üzerinden yayınlanması başka bir hadise… Naklen yayın bir katliam, bir terörist atak olarak gerçekleştirilmesi, olayın çok boyutlu değerlendirilmesini gerektirmektedir. Saldırganın, soğukkanlı ve kararlı bir ruh haliyle gerçekleştirdiği  saldırının hedefinde, sadece ibadet için bir araya gelmiş insanlar vardı: Korkudan sinmiş, saldırı anında dahi masum, silahsız insanlar…

Bir yönüyle Müslüman camiasına karşı gerçekleştirilen bu katliam, aynı zamanda göçmenler ve yabancılara karşı da ırkçı temalar içermektedir. “DAEŞ gibi İslam adına hareket ettiğini iddia eden terörist grupların, Hristiyan versiyonu da bunlardır” şeklinde yapılacak bir açıklama çok talihsiz olacaktır. Ve yapıldı da… Ne olursa olsun ibadet için bir araya gelmiş insanların öldürülmesi eylemini hiç bir gerekçe masum gösteremez. Ne yazık ki bu tür olayların müsamaha gördüğü ve kollandığı ortamlarda “yok etme” odaklı katliamların sonu gelmez. Herkesin kendi teröristinin kutsandığı ve korunduğu ortamda insanlığın hayat hakkı kalmayacaktır. Evinde ya da elinde silah olanlarla aynı toplumda yaşıyorsak, o silahın masumlara yönelebileceğini de hesaba katmak gerekir. Devlet bunun için vardır.

Ölen sadece insan değil, “İnsanlık Ölüyor”

Silah endüstrisi savaşlardan daha fazla silahı, oyun amaçlı üretmeye başlamıştır. Bireysel amaçlı da olsa herkesin elinden, iyi kötü birer silah geçmektedir. Bireysel silahlanmanın bilinçaltı, bir şekilde bu oyunlar ve oyuncaklarla da hazırlanmaktadır. Üstüne bilgisayar oyunları ile dizi ve sinema endüstrisinin gösterileri de eklendiğinde böylesi katliam ve sapmalar kaçınılmaz olmaktadır.

Norveç’te, Neo-Nazi Breivik’in 2011’de 77 kişiyi öldürdüğü ırkçı saldırının üzerinden sekiz sene geçmiştir. Ancak saldırganın bu katliam için bu “katilden el aldığı” da sosyal medya paylaşımlarında görülmektedir. Cami saldırganının sosyal medya hesaplarında Breivik ile ilgili yaptığı paylaşımları da kötülüğün yaygınlaşmasının örneklerindendir. Bu tür yangınlara benzin serpilmektedir. Hele ki katliam canisinin 74 sayfalık hazırladığı ve sosyal medyada dolanan  metinde, bu gibi eylemlerin durup dururken ortaya çıkmadığının birer delili niteliğindedir. Bu tür eylemlerin katilleri asla yalnız olmaz. Beslendiği kaynaklar ve ortak hareket ettiği gruplar olacaktır. Bir terörist saldırıdır. Münferit bir olay olarak küçümsemek daha sonra daha ağır sonuçları olacak eylemlerle karşı karşıya kalmak anlamına gelecektir. Bazılarının ısrarla kınamaktan çekindiği ve kişisel bir eylem olarak hafife almaya çalışması kabul edilemez.  İslam düşmanlığı, yabancı düşmanlığı ve hele ki Türk düşmanlığı katliamın sorumlusu caninin satırları arasında özel bir yer almaktadır.

Görüntünün olası içeriği: yazıMüslümanlar – Yabancılar ve Türkler

Avrupa’da, Amerika’da cemaati olmadığı için, masrafları karşılanamadığı için satışa çıkartılan kilise haberlerine zaman zaman şahit olmaktayız. Cami katliamcısı terörist bunu “kiliselerine saygısızlık” olarak değerlendirmektedir. Bunun hesabını sormak için camiye saldırı düzenlediğini ifade etmesi, başka bir ruh halinin göstergesi. Yabancıları işgalci olarak nitelendirip, onlar yüzünden işsiz kaldıklarını, ve ancak kendi ülkelerinde huzur içinde yaşayabileceklerini söylediği satırlar ise bu düşmanlığın kendince meşrulaştırılmasıdır.

Türkler için de özel bir yer ayıran katliam canisi, “Türklere” diye bir başlık açarak şunları söylemektedir; “Topraklarınızda huzur içinde yaşayabilirsiniz, size zarar gelmeyecek. Ama sadece Boğaz’ın Doğu yakasında. Ancak Boğaz’ın Batı yakasında bir yerde yaşamayı denerseniz veya Avrupa’ya gelirseniz sizi öldüreceğiz. Konstantinopolis‘e gelir, tüm cami ve minareleri yıkarız. Ayasofya minarelerden kurtulacak ve Konstantinapol hak ettiği gibi tekrar Hristiyan şehri olacak.” Şaka gibi mi desem… Bir örgütün sözcüsü mü desem, şu satırlar dahi cinnetin boyutunu göstermesi bakımından dikkat çekicidir. Bu 26. Sayfada Türk ve Müslüman düşmanlığını içeren satırlar ve küfürler ruh halinin birer yansımasıdır. Silahların üzerine kadar yazııp çizdikleri ise nefretin boyutlarını göstermesi açısından önemlidir. Bu arada sayfanın sonunda, Avrupa’ya da mesaj vermekten geri durmayan katil, onların da harekete geçmesini istemektedir.

Yabancı karşıtlığı, İslam düşmanlığı ve özelde Türk düşmanlığı olarak da karşı karşıya olduğumuz bu saldırı, nükleer silahların sınırlandırılmasından daha büyük ve önemli bir tehdittir. İnsanın ve insanlığın düşmanı bu “nefret diline karşı” bütün dünyada ağır hukuki müeyyideler oluşturulması gerekmektedir. Aksi takdirde farklı bölgelerden aldığımız katliam haberlerinin ardı arkası kesilmeyecek, insanlık kendi sonunu hazırlayacaktır.

Loading

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.